Açıkcası keyifliyiz,günümüzün büyük çoğunluğunu,oğlumuz Nihat’ın oğlu torunumuz Aden’le birlikte geçirdik.Aden daha doğrusu torunlar,her zaman için ağır basıyor(tabi bütün dedeler içinde böyledir).Bu nedenle bgün gitmeyi planladığımız T.Linyit-Aragonit Saka U 16 maçını bile es geçtik gitti.U 13 ler alt yapı maçları olduğu içinde,sanal alemde takip ettiğimiz,futbolda alt yapı eğitimi sayfasından bir alıntıyı yazarak başlayalım.
Büyük yaştaki çocukları, küçük yaştaki çocukların arasında geliştiremezsiniz… Küçükleri yetersiz kılar, büyük olanı alaycı ve kendi farkındalığını fark edemez kılarsınız.
Keza yetersiz ve gelişmemiz ve özelliksiz küçükleri, büyüklerin arasına koyarak onun kendini daha yetersiz hissetmesine neden olursunuz.
Bu durum 15’li yaşlara kadar çoğunlukla istisnalar hariç böyledir.
16,17 ve 18’li yaşlarda, eğer bir çok açıdan gelişmiş ve yaşıtlarına göre teknik ve oyun taktiği açısından ilerde olan çocukları ve gençleri de kendi yaşıtları arasında tutarsanız onu engellemiş olursunuz.
Pazar U 13 lerde iki maç vardı.İlki AKINCILARSPOR -3 Eylülspor arasında,ikincisi de Hanımçeşmespor ile Erdem Gençlikspor arasında oynandı.Dikkatimizi çeken ilk husus,yedek kulübeleri oldu.Akıncılarspor kulübesinde,bir yedek futbolcu,Hanımçeşmespor kulübünde iki yedek futbolcu.Hadi Hanımçeşmesporu mazur görelim,zor şartlarda,özveri ile çabalıyorlar.
Akıncılarsporu yadırgadık açıkcası,biz alt yapıdaki en iyi kulüpler arasında diye gösterirken,resmi bir maça bu kadar kısıtlı kadro ile gelebilmeleri acayip geldi bize.Akıncılarspor ile ilgili bir diğer konu,hesapta ciddi olan kulübümüzün başında bir tek antrenör Emrullah Alparslan’ın olması.Tabi Emrullah Alparslan’ı tebrik ediyoruz özel olarak,çatlak ayakla,ve ayak bandajlı olarak,sporcuları maça getirmiş.Son olarak da Akıncılarsporun,maçlara oldukça geç geldiğini de söyleyelim.Bu üçüncü maçları izlediğimiz,maçlara 10-15 dakika kala ancak geliyorlar..Benim gördüğüm,diğer bütün takımlar,en az maça yarım saat kala karakovada oluyorlar.
Bize katılanlar da olur katılmayanlar da,ancak bu yaş grubuna sahaların büyük geldiğini de söylemek isteriz.Bizim düşüncemiz,özellikle tek hakemle yönetilen maçların,daha küçük sahalarda oynanması gerektiği yönündedir.
U 13 lerle ilgili aklımıza takılan hakem konusu da var açıkcası.Alt yapıda ki bu tip maçlara,genç ve deneyimsiz hakemler atanıyor.Bu şekilde,hakemlerin deneyim kazanacağı düşünülüyor.Bizce sıkıntı oluşuyor burada,alt yapı maçlarına daha birikimli hakemlerin verilmesi daha doğru olacak gibi geliyor bize.Veya görüyoruz bu maçlara hakem gözlemcisi gelmiyor.Aslında madem ki hakemler deneyim kazansın istiyoruz,bu maçlara da hakem gözlemcisi atanmalıdır.Öyle hakemleri değerlendirip not vermek için değil,hakemi saha içinde görev yaparken eğitebilmek için.Olur da il hakem kurulunun kulağına giderse yazımız,belki değişik bir bakış açısı olarak değerlendirme yoluna giderler.
Şimdi kardeşim senin de maydonoz olmadığın konu yok denilir belki de yazalım gitsin.Mevsim itibarı ile sinekler çoğalmış sanki,özellikle yedek kulübelerinin ve saha komiseri,sağlık görevlisi gibi görevli arkadaşların oturduğu kulübeler sineklenmeye başlamış sanki.Hatta bir ara biz sağlıkçı Ferhat beye takıldık,sinek ilacı var mı diye.Ne alaka Ali abi deyince,eee sağlıkçı olan sensin,sinekleri kovmak lazım deyince,gülüştük birlikte.Neyse ciddi olarak söyleyelim,statların çevresinin ilaçlanmasında yarar var.
Günün ikinci maçı Hanımçeşmespor ile Erdem Gençlikspor arasındaydı.İkinci yarı başladıktan kısa bir süre sonra biz de ayrıldık.Baktık Bülent Geren hoca gitmek için ayaklanmış,dur hocam biz de geliyoruz deyip atladık yanına.Sağolsun çarşıda istediğimiz yere bıraktı Bülent hoca.Kısa sürede alt yapıydı konu da,şöyle bitirdi sevgili Geren.Ne yani,yeteneksiz görülen futbolcular,hiç olmasın mı,onlar hiç top oynamasın mı?
Son olarak şöyle bitirelim,sahanın kenarında,hiç kimse içerdeki sporcusu için,geri zekalı ya da geri zekalı mısın sözlerini kullanmamalıdır.